3 Şubat 2007

Mim olayı:)

Güzel arkadaşım umran sağolsun beni düşünmüş ve mimlemiş:) Kendimi anlatmak zor olacağı için aşağıdaki şekilde aklıma gelen şeyleri sıralamaya karar verdim. Bu site bir anlamda benim günlüğüm de olduğu için ileride aklıma yeni şeyler gelirse onları da bu başlık altında eklemeyi düşünüyorum.

Hayatta en zevk aldığım şeyler: Hediye almak, vermek, paketlemek; hiçbir şey satın almayacak olsam da giyinip kuşanıp çarşı-vitrin gezmesine çıkmak; arkadaşlarımla dışarıda veya içeride buluşmak, çay eşliğinde sohbet etmek; dergi karıştırmak; mektup yazmak, kart atmak; İstanbul’da kitapçıları gezip kitap almak; yeğenlerimle konuşmak, onları bakkala götürmek:); çocuk sevmek; hayır işlerinde bulunmak; mutfakta yeni şeyler denemek; Türkçe öğretmek; sevdiklerime kahvaltı hazırlamak, beraber yemek; sabahları annemin veya ablamların beni uyandırması; konferans dinlemek; şiir okumak; kadın meseleleri; arada tek başıma kimseyi tanımadığım bir kafeye gitmek; etrafı seyretmek; espiri yapmak; sevildiğimi bilmek, öğrenmek; kış günleri battaniyeye sarılıp televizyon karşısında mayışmak; çiçeklerimden birinin açtığını görmek; bir yere davet edilmek; yaptığım işin takdir edildiğini duymak; kendimle ilgilenmek; soba üzerinde ekmek kızartmak, köy peyniri eşliğinde çayla yemek; üç kız kardeş muhabbet etmek, birilerini çekiştirmek:), planlar yapmak; spor salonuna gitmek, egzersiz yapmak; erkek kardeşimle şakalaşmak, maceralarını dinlemek; annemin “afferim benim kızım” demesi:); dil öğrenmek; seyahat etmek; şımarmak; Türkiye’ye gitmek; kar manzaralı pullu kartlar; Trabzon dağlarının kokusu, manzarası; evimin ve mutfağımın tertemiz, düpdüzenli olduğu zamanlar; Amerikan country müziği; kıyafet beğenmek; sanatla uğraşmak; tercüme yapmak; anlayışlı ve zeki insanlarla karşılaşmak; Halley (mmmm); dans etmek....vs vs.

Hoşlanmadığım şeyler: Lavaboların tıkanması; dudağımın uçuklaması; çoraplarımın ıslanması; gözlük takmak; telefonda konuşmak; kibirli, ikiyüzlü, çıkarcı, kıskanç, ve hoşgörüsüz insanlar (kim sever ki böylelerini?); düşüncesiz konuşmalar; özür dilemekte zorlanmam (aşmaya çalışıyorum); bir şey dikte edilmek; bazen bencil olduğumun farkına varmak; çocukluktan kurtulamamam; sinirime hakim olamamak; lünaparklardaki her şeyden, yüksekten, en ufak tıkırtıdan korkan bir ödlek olmam:); çok uyumak; çok uyuyamamak:); yapıştıracağım lafın sonradan aklıma gelmesi:); çamurlu yollar; yapacağım işleri aciliyet sırasıyla değil, istek sırasıyla yapmaktan kendimi alamamak; istediğim, alıştığım şeyleri Amerika’da bulamamak; Türkiye’de devlet daireleri; Amerikan dış politikası; iş ahlaksızlığı; bazı insanlara gereğinden fazla saygı göstermem, değer vermem; bir şeyimi kaybetmek; ödev yetiştirmek zorunda olmak ve buna rağmen hep son ana bırakmak; üşümek, boş vakit geçirmek, çorbanın taşması, mutfakta elimi yakmak....vs vs.


Ben de hülya, esma, ebru, beyhan, ferhan, arife, ve serap'ı mimliyorum:)

7 yorum:

Hulya dedi ki...

kalimeero demek tel.de konusmayi sevmiyorsun,bende seni aradigimda 20dak.dan once birakmiyorum:)
hediye paketleme,kart yazma olayinda cok iyisin,birde eklemeliyim,kalimeero cok organizeli.planli ,birlikte is yapmaktan zevk alicagniz biri

kalimeero dedi ki...

hulya'cigim, telefondansa yuzyuze konusmayi tercih ettigimden o. cunku bu sekilde iletisimin daha saglikli oldugunu dusunuyorum. sakin aramamazlik etme, zaten haftada bir bile gorusemiyoruz:)

Adsız dedi ki...

kalimeero ne iyi olmuş yazdığın,seni tanımış olduk ve çok hoş ayrıntılar var bence yazında,satır aralarını okuyunca...selamlar..

umran dedi ki...

seni birazdaha tanimak guzeldi tesekkurler kalimeero.

kalimeero dedi ki...

suheyla, insallah iyi tanimissinizdir:)

umran, mim icin tesekkurler:) insanin kendini yazmaya calismasi guzel bir sey. zor olsa da.

hayat dedi ki...

Sevgili kalimeero,seni daha yakından tanımak çok güzel.
Uzaklara sevgiler..

kalimeero dedi ki...

hayat, seni tanimak da guzeldi. buradan ne kadar tanitilabilirse yazdik, anlayan anladi, anlamayanlar anlayanlardan ogrensin:))