15 Kasım 2007

En iyi nerede yenir?

En iyi baklava markasını ararken bakın ne buldum. Birileri bakmış, araştırmış, kullanışlı bir liste oluşturmuşlar. Hepimizin bir gün işi düşebileceğini düşünüp buraya alıyorum. En iyi göreceli bir kavram tabi:), o yüzden bence iyisi şurada dediğiniz bir şey olursa paylaşın lütfen.

En İyi Nerede Yenir?

*En iyi Türk Mutfağı- Feriye Lokantası (Ortaköy)
*En iyi ekmek kadayifi-Kanaat Lokantasi (Üsküdar)
*En iyi Osmanli mutfagi - Daruzziyafe (Suleymaniye)
*En iyi asure ve irmik helvasi-Hünkar (Etiler)
*En iyi et lokantasi- Beyti (Florya)
*En iyi Kurufasulyeci - Vezir (Rami Eyup)
*En iyi çay bahcesi-Gülhanede arkeoloji müzesi bahçesi(çayi nefis)
*En iyi köfteci-Sirkeci'de Ankara caddesindeki 40 yillik Filibe Köftecisi
*En iyi geleneksel lokanta- Haci Abdullah (Beyoglu)
*En iyi yöresel mutfak-Çiya (Kadiköy çarsisi-Güney anadolu yemekleri)
*En iyi balik ekmekci-Rumelihisari -Ali Baba'nin teknesi Deniz Çay Bahçesi karsisinda
*En iyi 5 çayi-Çiragan Palace Kempinsky (kesinlikle gunes batarken bogaza karsi)
*En iyi parayi hakeden yemekler yenilen yer Harbiye Borsa Lokantasi
*En iyi iskembeci-Apik (Dolapdere)
*En iyi sakatat- Galatasaray Cigercisi
*En iyi manti- Askane (Ulus)
*En iyi esnaf lokantasi- Kanaat (Üsküdar)
*En iyi baklava- Karaköy Güllüoglu
*En iyi kebapci- Levent Kösebasi
*En iyi lokma-Istinye Iskele Lokantasi
*En iyi kabak tatlisi-Lacivert (Kanlica Körfez cad.)
*En iyi Bogaz lokantasi-Bebek Balikcisi
*En iyi manav-Bebek Manavi
*En iyi pastahane-Patisserie Monet (Conrad Otel)
*En iyi çikolata -Gezi Pastanesi (En kaliteli kakao kullaniliyor)
*En iyi limonata -Zencefil (Beyoglu)
*En iyi salata-Zanzibar (Tesvikiye Reasürans çarsisinda)
*En iyi hazir ayran-Tikvesli (Hiç katki maddesi yoktur)
*En iyi kahve Café-Passion (Yeniköy) kahvesini mutlaka icin
*En iyi krokan-Nisantasi Konak Pastanesi
*En iyi kekler pasta-Divan Pastanesi
*En iyi otlu yemekler-Cihangir-Doga Balik Lokantasi
*En iyi çikolatali pasta-Gezi Pastanesi
*En iyi kokoreç-Sampiyon (Beyoglu Balik Pazari)
*En iyi fast food balik -Arnavutköy Dalyan Balikcisi
*En iyi cappuccino -Myott (Ortaköy)
*En iyi kumpir- Besiktas Çarsisi Kumpircisi
*En iyi dondurma- Kanaat Lokantasi (Üsküdar)
*En iyi baharatci- Misir Çarsisinda sagdan ucuncu
*En iyi cheese cake- Nisantasi Kantin
*En iyi kestane sekeri- Kafkas
*En iyi sandöviç-Lina's Sandawich (Nisantasi)
*En iyi klasik sandöviç- Tesvikiye Sütte
*En iyi patlican salatasi- Pandelli
*En iyi lakerda- Yesilköy Balikcisi Hasan
*En iyi güllaç- Selamiçesme Siribom
*En iyi sahlep- Emirgan Sütis
*En iyi karadeniz pidesi- Kiziltoprak Bafra Pidecisi
*En iyi Türk Kahvesi- Zeyrekhane
*En iyi muhallebi- Emirgan Sütis
*En iyi pilav- Hünkar (Etiler)
*En iyi ekmek - Dolapdere Sukas Karadeniz Ekmek Firini
*En iyi pizza- Masalda (Yeniköy)
*En iyi simit- Bogaziçi Simit Firini
*En iyi döner- Beyti
*En iyi tursu- Cihangir Asri Tursucusu ve Karagumruk'te
*En iyi midye tava - Anadolu Kavaginda
*En iyi yogurt- Kanaat Lokantasi (Üsküdar)

26 Ekim 2007

Yeni tarifler, eski tatlar..

Sırada, ikisi portakalağacı'nın yardımıyla yaptığım üç tarif var.



İlki, ne zamandır denemek istediğim etimekli patlıcan salatası. Görüntüsü kadar tadı da güzel oluyor; denemek isteyenlere tavsiye ederim. Afiyetle'den Esma da kabaklısını denedi geçen; o da memnun kalmış.



İkincisi sade pasta tarifi. İlk kez bir pastada gerçekten başarılı bir sonuç aldım ve hemen yazmak istedim:) Servisten 1 gece önce yapılması ve buzdolabında bekletilmesi gerekiyor. Pandispanya ve krema tarifi portakalağacı'ndan, gerisi benden:) Kek ılıyınca yüksekliğinden ikiye böldüm. Tabanı sereceğim kabın altını su+sıvı vaniya karışımıyla ıslattım. Birinci katı serdim. Üzerine kremadan bolca sürdüm. (Bu aşamada meyve de eklenebilir.) Üst katı da serdim ve önce kremadan sonra da önceden hazırladığım krem şantiden sürdüm ve damla çikolatayla süsledim.



Kabak tatlısını Amerika'da yam denen ve patatese benzeyen sebzeden yapıyorum genelde. 3-3.5 libre ağırlığında kocaman bir yam alıyoruz. Kabuğunu soyup yıkıyoruz ve küp şeklinde bir tencereye doğruyoruz. Üzerine 2,5 su bardağı şeker ve 3-4 kaşık su koyuyoruz ve pişmeye bırakıyoruz. Çok çabuk pişecek. Ilınınca cevizle servis yapıyoruz.
Afiyet olsun!

22 Eylül 2007

Kahvaltı alternatifleri-2

Zeytin ezmeli mozerellalı kanepe



Kuşkonmazlı patatesli omlet



Karışık otlu kahvaltı salatası (Spring Mix salad)

2 Eylül 2007

Pizza



Bu sabah, geçen gün arkadaşım Pınar'dan aldığım pizza tarifini denedim, hoşuma gitti. Şöyle yapılıyor: Ekmek makinesine 2 su bardağı ılık su, 2 tatlı kaşığı şeker, 2 tatlı kaşığı tuz, 4 su bardağı un ve 2 tatlı kaşığı kuru mayayı koyup hamur yapıyoruz. Bu hamurdan en az iki tepsi çıkıyor. Yarısını alıp, zeytinyağıyla yağladığımız bir tepsiye ince bir şekilde elimizle yayıyoruz. Üzerinin sosunu nasıl yaptığını hatırlamadım ama ben salça, sıcak su ve karabiberi karıştırarak yaptım. Bu sosu kaşık yardımıyla hamurun üzerine yayıyoruz. Bunun üzerine kaşar serpiyoruz. Sonra mantar, domates, biber ve sucukları yerleştiriyoruz. Üzerine tekrar kaşar serpip 400F derecede ısınmış fırına veriyoruz. (Ben yarı mozerella, yarı normal kaşar kullandım.) 10-15 dk.'da pizzanız pişmiş, servise hazırdır.

21 Ağustos 2007

Yumurtalı peynirli spagetti



Spagetti tuzlu kaynar suda haşlanır. Suyu süzülür. Tencere tekrar ocağa konur, altı iyice kısılır. Makarnalar bir kaşık tereyağı ile iyice karıştırılır. Ayrı bir kapta iki yumurta çırpılır. İçine bir avuç beyaz peynir ve biraz pul biber konur. Karışım spagettinin üzerine dökülür ve iyice karıştırılır. Ocağın altı ve tencerenin kapağı hemen kapatılır. Yumurtanın çiğden çıkması için biraz beklenir. Servis yaparken üzerine parmesan peyniri ve maydanoz serpilebilir. Afiyet olsun.

15 Ağustos 2007

Patates çorbası



4 orta boy patates soyulur, irice doğranır ve haşlanır. Suları süzülüp tereyağı ve sütle ezilir. Yani püre yapılır. Püre tencereye konur, üzerine su ve tuz eklenir, karıştırılır. Başka bir tencerede mısır ve küp küp doğranmış havuçlar haşlanır. Havuç ve mısırlar da patatesli suya eklenir ve hepsi kaynatılır. Bir tavada ince ince doğranmış soğanlar zeytinyağında kavrulur. Buna bir kaşık biber salçası eklenir. Soğanlar kaynayan çorbaya eklenir. 2 dk. sonra tencerenin altı kapatılır. Naneyle servis yapılır.

31 Temmuz 2007

Tavuklu ıspanak çorbası



Evdeki ıspanak bolluğundan fırsat, bu hafta hep ıspanaklı tariflerle geçti ve bir sürü yeni yemek öğrendim. Bunlardan birisi de ıspanak çorbası. Tarif Becel'in yemek kitabındaki tariften çok az değişik.
Bir tencerede zeytinyağını kızdırıp yarım kuru soğanı içine doğrayın. Soğanlar kızarınca içine 1 yemek kaşığı kepek unu ekleyin ve kavurun. Sonra içine yavaş yavaş 1,5 su bardağı tavuk suyu ve 1,5 su bardağı normal su ekleyin. Kaynatın. Daha sonra içine, hepsi küçük küçük doğranmış bir adet ufak tavuk göğsü, bir domates, 150 gr. ıspanak ve bir adet rendelenmiş havucu ekleyin. Karıştırın. Tuzunu, karabiberini de ekleyip tavuklar pişene kadar kaynatın. Kıyılmış maydanozla üzerini süsleyebilirsiniz. Altunizade çorbasından sonra nefis bir çorba daha öğrenmiş oldum. Hepinize denemenizi öneririm. Afiyet olsun!

25 Temmuz 2007

Ispanaklı börek (spinach brunch bake)



Kare şeklindeki milföy hamurunu yağlanmış yuvarlak kek kalıbımızın içine yayıyoruz. Sonra hamurun üzerine ıspanakların yarısını yayıyoruz. Bir kapta sosis, beyaz peynir, 4 yumurta, biraz süt, kırmızı pul biber, birkaç sap kuşkonmaz ve tuzu karıştırıyoruz ve ıspanakların üzerine gezdiriyoruz. Kalan ıspanakları da bu karışımın üzerine yayıyoruz. Diğer milföyümüzü de üzerine kapatıyoruz ve kenarlarını kabın içine doğru kıvırıyoruz. Üzerine yumurta sarısı sürüp çörekotu serpiyoruz ve fırınlıyoruz.

Fırında ıspanaklı makarna



Makarnaları haşlıyoruz ve fırın kabına döküp tuzluyoruz. Üzerine beyaz peynir küpleri serpiyoruz. Derin bir tavada zeytinyağını kızdırıyoruz. Soğan ve sarımsağı çok ince doğrayıp yağda kavuruyoruz. Doğranmış ıspanakları koyup üzerine biraz süt gezdiriyoruz ve pişiriyoruz. Pişen ıspanakların suyunu süzüp makarnaların üzerine yayıyoruz. Başka bir tencerede margarini eritiyoruz, içine iki kaşık un koyup kavuruyoruz. Çırpma teliyle sürekli karıştırarak üzerine süt ekliyoruz. Kırmızı pul biber ve tuz atıyoruz. Kaynadıktan sonra altını kapatıp içine 1 tane yumurta kırıyoruz ve hızlıca karıştırıyoruz. Bu karışımı da ıspanakların üzerine gezdirip makarnayı fırına veriyoruz. Suyunu çekmeye yakın üzerine kaşar peyniri rendesi serpiyoruz. 5 dk. sonra fırından çıkarıyoruz.

20 Temmuz 2007

Tost ekmeği salatası



İlk kez denediğim bu tarif için haşhaşlıçörek'in sayfasına bakabilirsiniz. Tarifte farklı olarak ben sadece maydanozları da ekmeklere sürülen karışıma kattım. Ayrıca üzerine ceviz de çok yakışır bu salatanın. Buzdolabında biraz bekledikten sonra içinde ekmek var mı yok mu anlaşılmıyor bile. Ben çok sevdim. İnşallah denerseniz sizin de benim gibi salata repertuarınıza yeni bir tarif daha eklenmiş olur. Ekmekleri en yumuşağından almayı unutmayın! Teşekkürler Serpil!

14 Temmuz 2007

Breadsticks (Ekmek çubukları)



Pizzacılarda satılan bu nefis aperitifin tarifi şöyle:

1 bardak ılık su, 2 yemek kaşığı zeytinyağı, 1 tatlı kaşığı tuz, 2 tatlı kaşığı şeker, 1 tatlı kaşığı kekik, 3 bardak un ve 2 tatlı kaşığı maya bu sırayla ekmek makinesine konur ve hamur ayarında yoğurulur. Biraz büyükçe bir köşeli fırın tepsisinin dibi zeytinyağı ile yağlanır ve üzerine ince irmik serpilir. Kabaran hamur çıkarılıp bu tepsiye ince bir şekilde yayılır. Tepsideki hamur, şekildeki gibi ince şeritler halinde kesilir. Üzeri için 2 yemek kaşığı kuru parmesan peyniri, 2 tane rendelenmiş sarımsak veya sarımsak tozu, 1 yemek kaşığı kekik, 1/4 bardak zeytinyağı (birazı erimiş tereyağı da olabilir), varsa soğan tozu ve biraz tuz karıştırılarak fırçayla hamurların üzerine bolca sürülür. 350F derecede üzerleri kızarıncaya kadar pişirilir. Sıcak servis yapılır.

27 Haziran 2007

Mantar dolma



Bu dolmalardan iki tane kahvaltı için hazırladım. İki büyük mantar yıkanır, içleri oyulur ve tuzlanır. İçinden çıkan mantar sapları bir kaba doğranır. Bu kaba beyaz peynir, zeytinyağı, kekik ve tuz eklenir. Bir domatesin kabukları soyulur, suyu mantar çanaklarına sıkılır. Domates, kaptaki peynirli karışıma küp küp doğranır. Hepsi karıştırılıp çanaklara doldurulur. Çanakların altına ve kenarlarına fırçayla zeytinyağı sürülür. 400F derecede pişirilir. Üzerine parmesan peyniri serpilerek sıcak sıcak servis yapılır.

24 Haziran 2007

Fırında kabak



'Kabak ye' tariflerini dolaşırken şekli Baharçiçeği'nin tarifindekine benzeyen ama malzemeleri daha farklı bu yemeği yapmaya karar verdim. Yaz aylarına uygun, hafif, zeytinyağlı, haşlamalı bir yemek oldu. Kabakları halka şeklinde doğrayıp zeytinyağı, tuz, kırmızı biber ve kekikle harmanlıyoruz. Domatesleri de halka şeklinde doğrayıp cam fırın kabımıza bir kabak bir domates şeklinde diziyoruz. Bir miktar maydanoz, yarım soğan, bir sarımsak ve bir tatlı kaşığı zeytinyağını parçalayıcıda iyice karıştırıyoruz. Bu karışımı bir kaba alıyoruz ve üzerine 5 kaşık yoğurt, bir yumurta ve bir tutam tuz ekliyoruz. Hepsini iyice karıştırıp dizdiğimiz sebzelerin üzerine gezdiriyoruz. En üste de bol miktarda parmesan peyniri serpiyoruz. Üzerini folyoyla kapatıp 400F derecede pişiriyoruz. Çıkarmaya yakın folyoyu kaldırıp üstünün de kızarmasını sağlıyoruz.

22 Haziran 2007

Kolay gözleme



Bugünlerde hep kolay tarifler yazıyorum. Sınav çalışmalarımın başladığına dalalettir:) Amerika'da ufak paketlerde kare şeklinde satılan hazır yufkalarla yaptım bu gözlemeyi. Türk yufkasından daha sertçe duruyor. İçine domates, kaşar ve biber dilimleri koydum. Tereyağıyla hafif yağladığım tavada arkalı önlü gözledim. Bir tanesini de kaşar yerine beyaz peynirle yaptım. O sanki daha güzel oldu:)

19 Haziran 2007

Ton balıklı salata



Ton balıklı ikinci tarifim salata. İçinde bir domates, yarım tatlı soğan, bir küçük ton balığı konservesi, biraz beyaz peynir, kuru fesleğen, sumak, tuz, zeytinyağı ve taze nane var. Yanında biber turşusuyla servis yapabilirsiniz. Mmmmm....

15 Haziran 2007

Altunizade çorbası



Afiyetle'den Ayşenur'un yazdığı bu tarifi, onun annesi de Emine Beder'in kitabından almış. Tarifin soy ağacına ben de ekleniyorum. Belki benim aracılığımla başka deneyenler de olur.
Çorba repertuarımı genişletmek istiyorum dediğimde yine afiyetle'den Esma'nın ilk önerdiği tarif bu oldu. İçinde yağ, un, su, biraz süt, tavuk, patates, mantar ve havuç var. Malzemeler bu sırayla katılıyor. Ben bu çorbayı en çok iftar sofrasına veya hastaya yakıştırıyorum. Çok besinli, hafif ve lezzetli bir çorba.

11 Haziran 2007

Kahvaltı alternatifleri

Omlet



Fırında peynirli mantar



Tereyağlı pankek (tarif)


Tarhana çorbası


Peynirli-sucuklu milföy

25 Mayıs 2007

Ciğer kızartma



Ciğerin zarı çıkarılır, büyük damarları ayıklanır. Küplere kesilir. Derin bir kapta un ve tuz karıştırılır. Ciğerler bu karışıma bulanır. Tavada yağ kızdırılır, bu yağa biraz sirke eklenir. Unlu ciğerler hafif silkelenip yağda kızartılır. Bu kadar! :)
Ciğer çabuk piştiği ve hemen kuruyup sertleşebileceği için düşük-orta ateşte biraz pişirilip hemen servise sunulmalı. Afiyet olsun.

20 Mayıs 2007

Patatesli poğaça



Poğaçayı çok sevmeme rağmen çok sık yapmıyorum. Bu konuda tecrübem az olmasına rağmen, her zamanki gibi yapıp araştırma alışkanlığımı ve karşılaştırma-analiz becerilerimi kullanarak:) elimdeki 5-6 tariften derlemeyle bu tarifi oluşturdum ve hemen denedim. Beni mahcup etmedi. Evde iç malzemesi olarak maalesef sadece patates vardı. Alışveriş vaktinin yaklaştığını gösteriyor bu:). Bir dahakine peynirli yapacağım aynı tarifi. Tarifteki bardak, orta boy su bardağı.

Malzemeler:
1 bardak ılık su
1 bardak ılık süt
1 bardak yağ (yarısı yumuşak margarin, yarısı sıvı yağ)
2 yumurta (birinin sarısı üstüne sürülecek)
6 bardak un (yavaş yavaş eklenecek; her un aynı değil)
1 tatlı kaşığı şeker
1 tatlı kaşığı tuz
1 paket instant maya
susam
patates püresi

Yapılışı:
Malzemeleri bu sırayla ekmek makinesine koyup, hamur ayarında yoğurtup kabartıyorsunuz. Elinize ufak parçalar alıp, iç malzemesini doldurup tepsiye diziyorsunuz. Yumurta sarısı sürüp susam serpiyor, 370 F derecede pişiriyorsunuz.

1 Mayıs 2007

Bulgur sarma



Komşu bloglardan denediğim iki tarifim var. İlki tarçının mutfağı'ndan bulgur sarma. Pirinç sarmasından hem daha besinli, hem de tahmin ettiğim gibi daha lezzetli oluyor. Ben öyle beğendim ki artık bulgur pilavımı bile bu tarife göre yapıyorum. Biber de ekliyorum o kadar. Özellikle nane, bulgura çok yakışıyormuş.

Tarçınlı kurabiye



Bu tarçınlı kurabiyeler de ağızda dağılan cinsten. Nefis bir şey. Bir yiyen bir tane daha alıyor. Ben arkadaşım Müzeyyen'de yemiştim. O da Ümran'ın sayfasında görmüş. Ümran, Gülenay'dan almış. Gülenay'a da arkadaşı Şeyda yapmış. Şeyda kimden öğrenmiş orasını bilmiyorum, silsileyi bu kadar takip edebildim:)

Ton balıklı makarna



Makarnaları haşlayıp tuzluyorsunuz. Bir konserve ton balığını yağını dökmeden maydanoz, yoğurt ve mayonezle karıştırıyorsunuz. Karışımı makarnaların üzerinde servis yapıyorsunuz. Makarnadan çok hazzetmeyen ben, bu yemeğe bayılıyorum. Ton balığının domatesli soğanlı salatasını da çok seviyorum.

29 Nisan 2007

İskender kebap



Evde iskender yapmak sanıldığı kadar zor değilmiş. Dondurucudan çıkarıp 15 dk. dinlendirdiğiniz eti keskin bir bıçakla ince ince dilimliyorsunuz. Bu dilimleri yapışmaz kızgın tavaya atıp ara ara çeviriyorsunuz. 15 dk. sonra zeytinyağı ekleyip karıştırıyorsunuz. Ayrı bir yerde salça, yağ, su ve domatesle sosunu hazırlıyorsunuz. Bu sostan biraz tavada pişen etlerin üzerine, biraz da kare kare dilimleyip tabağa yaydığınız pita ekmeklerin üzerine gezdiriyorsunuz. Ben pişen etlerin içine dilimlenmiş biberler attım, onlar da beraber pişti. Etleri ve biberleri tabaktaki ekmeklerin üzerine koyuyorsunuz ve en üste isteğe göre kızdırılmış tereyağı gezdiriyorsunuz. Yoğurt ve söğüşle servis yapıyorsunuz. Afiyet olsun!

(19.5.07)

İskender kebap-2



Yukarıdaki tariften farklı yanı şu: Etler hiç sosla pişirilmiyor. Azar azar su eklenerek pişiriliyor. Biberlerse sosun içinde pişiriliyor. Kalan sos en son tabaktaki etlerin üzerine dökülüyor.

28 Nisan 2007

Kabak dolması



Evet, biriken tariflerimi yayınlama zamanı geldi. Ama birçoğunun resmini çekmemişim. Mesela fırında mantarlı tavuk yemeği. Mesela mantarlı et sote. Bu ikisini ilk kez denemiştim ve çok beğenildi.. İçinde mantar olan yemeğin kötü olma ihtimali var mı? Ondan sonra, sık sık yaptığım ama nedense siteye koymadığım bisküvili irmik tatlısı var. Çoğunuzun bildiği bir tarif olduğunu düşündüğüm için herhalde. Hem çok basit, hem de tadından yenmiyor:) Gelelim resimleri olanlara..

Kıymalı kabak dolmasını çok severim. İçine yeşillik olarak dereotu katar ve yoğurtla yerim, çünkü herkes gibi ben de bu üçlüye bayılıyorum:) Hafif de acılı olacak. Ben ne sarma, ne dolma içini pişirerek yapıyorum. Annemden öyle gördüm. Soğanı, pirinci, eti, domatesi, yeşilliği, biber salçasını, zeytinyağını ve baharatları karıştırıp, malzemeyi doldurup öyle pişiriyorum.

27 Nisan 2007

Buruk final



Uzun bir aradan sonra döndüm. Yani inşallah:) Okul bitti. Hem üzerimden bir yük kalkmış gibi hissediyorum, hem de seneye Türkçe dersi vermeyecek olmanın bir burukluğu var. Tahta kalemlerime, kitaplarıma, notlarıma baktıkça gerçekten üzülüyorum. Umarım kısa zamanda öğretmeye geri dönerim ve bu arayı iyi değerlendirebilirim. Öğrencilerim aralarında para toplayıp son derste bana bir demet gül almış, yanına da bir kart iliştirmişler. Üzerine kalemleri döndüğünce Türkçe, dönmediğince İngilizce birşeyler yazmışlar:) Ben de onlara sabah sabah sütlaç yapıp götürdüm çünkü Türk yemeklerini öğrendiğimiz ünitede 'şimdi böyle kuru kuruya olmuyor, uygulamalı yapsak' türünden mesajlarını sağolsun iletmişlerdi:) Ben sütlacı ikram edince bir tanesi de çantasından peçetelere özenle sardığı Türk kahvesi fincanlarını çıkarıp kendi elleriyle yaptığı ve termosa koyup 1,5 saatlik yoldan okula getirdiği Türk kahvesi servisine başlamasın mı! :) Velhasıl güzel bir final oldu. Derste öğrencilerin kendi hayatlarıyla ilgili kompozisyonlarının sunumu vardı. Bazısı slayt gösterisi eşliğinde, hepsi birbirinden başarılı sunumlardı. Kimi evli çocuklu, çoğu yoğun okul hayatı dışında bir de işe giden bu çalışkan, zeki, saygılı öğrencilerimin hepsiyle tek tek gurur duydum gerçekten. Bu akademik yıl da böyle bitti..

Bu güzelim laleler de güllerden önce vazomda duran doğum günü hediyesi..

15 Şubat 2007

Cevizli sütlaç



Arkadaş tariflerine devam. Uzun süre önce sütlaç yapmak için pirinç unu almıştım, sonunda yaptım ve nihayet yazabiliyorum. Hatice'nin tarifini denedim ve çok memnun kaldım. Üzerine öğütülmüş ceviz ve tarçın karışımından serptim.

Taze fasulye salatası



Bu salatanın birkaç yerde farklı tariflerini okudum. Fasulyeyi sevdiğim için hemen denedim. Burada taze fasulye haşlanmış ve boyuna dilimlenmiş olarak satılıyor; o yüzden benim için hem nefis, hem pratik bir salata oldu. Bir konserve fasulyeyi salata tabağına alıyor ve çok az tuzluyorsunuz. Üzerine sarımsaklı yoğurdu döküyorsunuz. Birkaç kaşık zeytinyağında kırmızı pul biberi kızdırıp en üste de bunu gezdiriyorsunuz. Afiyet olsun!

13 Şubat 2007

Elmalı kurabiye



Bu kurabiyeyi bir sabah kahvaltıya gelecek misafirlerim için yaptım. İlk kez yaptığım için tedirgindim ama beni mahçup etmedi. Bunu benim Türkçe öğrencilerimi ziyarete geleceği zaman Hülya yapmıştı. Tabii çoğu kahvaltı yapmamış öğrenciler hapur hupur götürdüler hepsini:) Nefis olmuştu. Elma yemeyi sevmeyen bana elmalı kurabiyeyi sevdirdiğin ve bu harika tarifi repertuarıma kattığın için tekrar teşekkürler arkadaşım.

Malzemeler:
250 gram margarin
1 çay bardağı yoğurt
1 çay bardağı pudra şekeri
1 paket kabartma tozu
1 paket vanilya
aldığı kadar un


İç malzemesi:
3 adet rendelenmiş elma
3 yemek kaşığı toz şeker
1 su bardağı dövülmüş ceviz
1 yemek kaşığı tarçın


Yapılışı:
1. Malzemeler karıştırılıp yumuşak bir hamur yapılır. Hamur 3 eşit parçaya ayrılır. Her bir parça merdaneyle 5mm kalınlığında açılır ve 8 üçgene kesilir. (Hamur ne ince ne kalın olacak.)
2. İç malzemesi bir tavaya konularak pişirilir, en son tarçın eklenir. (Benim iç malzemesi biraz arttı. İki elmadan yapsaydım yeterdi sanırım.)
3. Hazırlanan iç, üçgenlerin kalın tarafına konularak sigara böreği gibi sarılır. Tepsiye dizilir, 170C derecede üzeri hafif pempeleşinceye kadar pişirilir. Fırından çıktıktan sonra kurabiyelerin üzerine pudra şekeri serpilir.

Afiyet olsun!

10 Şubat 2007

Tavuk-Pilav-Patates



Bu şekilde tavuğu ilk hayat'ın sayfasında görmüş ve hemen denemek istemiştim. Sevgili kızı matilda yapmış ve uyduruk olduğunu düşündüğünden:) tarifini vermeye gerek görmemiş. İsteyince sağolsun hemen verdi. Fırında tavuğa harika bir alternatif ve çok daha lezzetli oluyor. Tarife yorumlardan ulaşabilirsiniz. Tavuk başta kendi yağıyla teflonda kızartılıyor. Sonra soğanlı sarımsaklı sos hazırlanıp üzerine dökülüyor ve biraz daha pişiriliyor. Ben sosu yaparken domates yanında, domates ezmesi de kullandığımdan su eklememe gerek kalmadı. Öylece tavanın ağzı kapalı çok güzel piştiler. Bu tarif aslında yapılış süresi olarak olmasa da kolaylık derecesi bakımından benim şipşaklar kategorisine girebilir:) Tekrar teşekkürler matilda.



Yanına pilav ve patates yaptım. Aşağıdaki patatesleri değişik zamanlarda yapmıştım. Üçü fırında, biri kızartma. Fırında yaparken istediğim şekilde doğruyor, zeytinyağı, tuz, kekik ve kırmızı pul biberle harmanlayıp kızgın fırına veriyorum. Afiyet olsun.

3 Şubat 2007

Mim olayı:)

Güzel arkadaşım umran sağolsun beni düşünmüş ve mimlemiş:) Kendimi anlatmak zor olacağı için aşağıdaki şekilde aklıma gelen şeyleri sıralamaya karar verdim. Bu site bir anlamda benim günlüğüm de olduğu için ileride aklıma yeni şeyler gelirse onları da bu başlık altında eklemeyi düşünüyorum.

Hayatta en zevk aldığım şeyler: Hediye almak, vermek, paketlemek; hiçbir şey satın almayacak olsam da giyinip kuşanıp çarşı-vitrin gezmesine çıkmak; arkadaşlarımla dışarıda veya içeride buluşmak, çay eşliğinde sohbet etmek; dergi karıştırmak; mektup yazmak, kart atmak; İstanbul’da kitapçıları gezip kitap almak; yeğenlerimle konuşmak, onları bakkala götürmek:); çocuk sevmek; hayır işlerinde bulunmak; mutfakta yeni şeyler denemek; Türkçe öğretmek; sevdiklerime kahvaltı hazırlamak, beraber yemek; sabahları annemin veya ablamların beni uyandırması; konferans dinlemek; şiir okumak; kadın meseleleri; arada tek başıma kimseyi tanımadığım bir kafeye gitmek; etrafı seyretmek; espiri yapmak; sevildiğimi bilmek, öğrenmek; kış günleri battaniyeye sarılıp televizyon karşısında mayışmak; çiçeklerimden birinin açtığını görmek; bir yere davet edilmek; yaptığım işin takdir edildiğini duymak; kendimle ilgilenmek; soba üzerinde ekmek kızartmak, köy peyniri eşliğinde çayla yemek; üç kız kardeş muhabbet etmek, birilerini çekiştirmek:), planlar yapmak; spor salonuna gitmek, egzersiz yapmak; erkek kardeşimle şakalaşmak, maceralarını dinlemek; annemin “afferim benim kızım” demesi:); dil öğrenmek; seyahat etmek; şımarmak; Türkiye’ye gitmek; kar manzaralı pullu kartlar; Trabzon dağlarının kokusu, manzarası; evimin ve mutfağımın tertemiz, düpdüzenli olduğu zamanlar; Amerikan country müziği; kıyafet beğenmek; sanatla uğraşmak; tercüme yapmak; anlayışlı ve zeki insanlarla karşılaşmak; Halley (mmmm); dans etmek....vs vs.

Hoşlanmadığım şeyler: Lavaboların tıkanması; dudağımın uçuklaması; çoraplarımın ıslanması; gözlük takmak; telefonda konuşmak; kibirli, ikiyüzlü, çıkarcı, kıskanç, ve hoşgörüsüz insanlar (kim sever ki böylelerini?); düşüncesiz konuşmalar; özür dilemekte zorlanmam (aşmaya çalışıyorum); bir şey dikte edilmek; bazen bencil olduğumun farkına varmak; çocukluktan kurtulamamam; sinirime hakim olamamak; lünaparklardaki her şeyden, yüksekten, en ufak tıkırtıdan korkan bir ödlek olmam:); çok uyumak; çok uyuyamamak:); yapıştıracağım lafın sonradan aklıma gelmesi:); çamurlu yollar; yapacağım işleri aciliyet sırasıyla değil, istek sırasıyla yapmaktan kendimi alamamak; istediğim, alıştığım şeyleri Amerika’da bulamamak; Türkiye’de devlet daireleri; Amerikan dış politikası; iş ahlaksızlığı; bazı insanlara gereğinden fazla saygı göstermem, değer vermem; bir şeyimi kaybetmek; ödev yetiştirmek zorunda olmak ve buna rağmen hep son ana bırakmak; üşümek, boş vakit geçirmek, çorbanın taşması, mutfakta elimi yakmak....vs vs.


Ben de hülya, esma, ebru, beyhan, ferhan, arife, ve serap'ı mimliyorum:)

28 Ocak 2007

Fransız sandviç ekmeği



1 su bardağı ılık su
1/4 su bardağı süt
1 tatlı kaşığı tereyağı
2 tatlı kaşığı şeker
1,5 tatlı kaşığı tuz
3 su bardağı un
2,5 tatlı kaşığı aktif kuru maya

Malzemeler bu sırayla ekmek makinesine konur ve hamur ayarına getirilir. Hamur yoğurulup kabarınca çıkarılır ve elle tekrar biraz yoğrulur. Dayanıklı bir kaba yerleştirilir, ılık fırında tekrar kabarması beklenir. On santim uzunluğunda silindir şekilleri verilir ve altına irmik tozu serpilen tepsiye yerleştirilir. Hamurların üzeri suyla ıslatılır, bıçakla üzerlerine boydan boya biraz derince bir çizik atılır, az un serpilir ve 450F derecede iyice kızarana kadar pişirilir. (Ben flaş kullandığım için resimde biraz açık renkte çıktılar.) Kıtır kıtır sandviç ekmekleriniz hazır! Hemen yumuşamasını istiyorsanız fırından çıkardıktan 5 dk. sonra bir beze sarıp kapalı bir kapta tutabilirsiniz.

Bunlar da başka sefer yaptığım çiziksizleri:)

23 Ocak 2007

Güvercini vurduk, farklı düşünenleri hep vuracak mıyız…

Hrant Dink son yazısında; 'Tıpkı bir güvercin gibiyim... Evet kendimi bir güvercinin ruh tedirginliği içinde görebilirim, ama biliyorum ki bu ülkede insanlar güvercinlere dokunmaz. Güvercinler kentin ta içlerinde, insan kalabalıklarında dahi yaşamlarını sürdürürler. Evet biraz ürkekçe ama bir o kadar da özgürce.' diye yazmıştı. Ama bu ülkede güvercine dokunmuşlardı… Hem de önce, görüşlerine inançlarına tepki adına 'linç' kampanyaları düzenleyerek ruhunu, bedenini, zihnini tokatlayıp sonra da katletmişlerdi…
Şimdi, Hrant'ın katil zanlısı yakalandı, en azından bir teselli belki… Bunun için güvenlik güçlerinin başarısını ve siyasi iktidarın kararlı duruşunu kutlamak gerekiyor.
Peki bu yeterli mi? Asla…
Unutmayalım ki, Hrant Dink aylarca bir etnik şiddet fırtınası ve nefretle, azınlığın azınlığı haline dönüştürülerek ruhu ve bedeni hırpalanmıştır. Mahkeme kapılarında Hırant Dink'i 'linç' etmek üzere beklenmiş ve adeta saldırının provası yapılmıştır. Hepimiz için esas utanç budur.
Yüzyıllarca aynı medeniyetin sevgi coğrafyasında yan yana, bir arada yaşamış insanların şimdi nasıl acımasız bir 'nefret'in kollarında savrulduğunu, neden farklı düşünenleri yok etmek için 'linç' kampanyaları düzenlediklerini sorgulamak ve önce bu utançla yüzleşmek zorundayız.
Çünkü hepimizin eline kan bulaştı.
Çünkü, bu ülkede bizim gibi düşünmeyenlere 'vatan hainleri', 'kanı bozuklar' diye haykırdık, manşetler attık…
'Kapalı Türkiye' hayalleriyle kendi kendimize 'vatanseverlik' masalları üretip linç kültürünü köpürterek farklı olanları hedef gösterdik.
Üniversite kapılarında 'tecrit odaları' oluşturup, inançlarından dolayı Türk çocuklarına 'vebalı' muamelesi uyguladık…
Yıllardan beri çözülemeyen Kıbrıs konusunda, farklı çözümleri seslendirenleri 'vatan haini', vatan satıcısı ilan ettik…
Sadece, terörden bu ülkenin yaşadığı acıları dindirmek, barış ve kardeşlik adına, 'Kürt sorunu çözülmelidir' diyenlere bölücü gözüyle baktık.
Türkiye'nin 50 yıllık Avrupa Birliği rüyasını savunanlara karşı, 'Kızıl elma' mangaları oluşturup kurtuluş savaşı çağrıları yaptık…
Her taşın altında bir 'Türk düşmanı' bulmak umuduyla, bir roman yazan, konuşma yapan, demeç veren insanlar için darağaçları kurulmasını istedik…
Farklı kimliklere sahip olanları, farklı düşünenleri, farklı inananları, farklı giyinenleri 'vatan haini' ya da 'potansiyel tehlike' olarak görüp linç kültürünün hedefi haline getirdik ya da onlara seyirci kaldık…
Yıllarca kardeşçe ve barış içinde yaşayan aynı coğrafyanın çocuklarını 'düşman kamplar'a bölerek, demokrasinin ve özgürlüklerin yolunu kesmek isteyen hastalıklı ve karanlık odakları görmezden geldik…
Şimdi çok çaresiziz… Çünkü, Hrant Dink'le birlikte bütün değerlerimize de kurşun sıkıldı ve hepimizin elinde kan var…

Mehmet Ocaktan

22 Ocak 2007

Fırında köfte kule



Efendim ne isim vereceğimi şaşırdım yemeğe. Doğaçlama bir şekilde yaptım, ardından internette araştırıp ismi var mı diye baktım ama bulamadım. Bulduklarımda patates yok. Tarif şöyle: Patlıcanlar ve patatesler dilimlenip yağda çok az kızartılır ve tuzlanır. Köfteler yuvarlanır (köfte bendeki İzmir köfte tarifi). Fırın tepsisinin dibine patates, üstüne resimdeki gibi sırasıyla köfte, patlıcan, domates ve biber dilimleri dizilir ve kürdan batırılır. Tepsi aluminyum folyo ile iyice kapatılır ve yemek bir saat pişirilir. Diğer tarafta 1 domates, iki kaşık salça, bir bardak su, fesleğen ve biraz zeytinyağını karıştırıp pişirerek hazırladığımız sos fırın tepsisine yavaşça dökülür, bir kısmı da malzemelerin üzerine gezdirilir. Folyo kaldırılır, ızgara kısmında yemek 5 dk. daha tutulur ve çıkarılır. Bu kadar!

Peynirli mantar



Mantarlar yıkanır ve çok ince olmayacak şekilde cam fırın kabına doğranır. Üzerine tuz, kekik ve kırmızı pul biber serpilir ve birazcık zeytinyağı gezdirilir. İki kaşık yardımıyla bunlar iyice harmanlanır. Üzerine beyaz peynir ufalanır ve biraz daha karıştırılır. Üstü açık bir şekilde fırında pişirilir. (Malzemeler kendi suyunu bırakacak, sonra çekecek, peynirler birazcık eriyecek. O zaman yemeğiniz pişmiştir.) Kahvaltıya harika gider. Etli yemeklerin, patates püresinin yanına da. Genelde beğenmediğim yemekleri zaten siteye eklemiyorum, tekrar denenmek üzere resimleriyle bekliyorlar. Ancak bu başlıktaki iki yemeği de zor bir yorumcudan tam not almaları hasebiyle gözüm kapalı tavsiye edebilirim.

8 Ocak 2007

Kıymalı patates oturtma



Bu nefis oturtma yemeğini ne zamandır yapmamıştım. Önce soğanı, sarımsağı ve biberi doğrayıp yağda kavuruyoruz. Üzerine yarım kilo kıymamımızı ilave ediyoruz. 10 dakika kadar kavurduktan sonra tuz, kekik ve pulbiberimizi de ekliyoruz ve ocaktan alıyoruz. Ağzı kapaklı bir fırın kabının dibine yuvarlak kestiğimiz patateslerden diziyoruz. Bunun üzerine biraz kıymadan koyuyoruz. Tekrar patates, tekrar kıyma derken kabı dolduruyoruz. Üzerine tuzlu-salçalı kaynamış su gezdiriyoruz ve fırına veriyoruz. Pişip pişmediğini patateslere çatal batırarak kontrol edebilirsiniz. Son aşamada üzerine maydonoz serpip kapağını açıyoruz ve 3-4 dk. sonra fırından çıkarıyoruz. Afiyet olsun! Yanına pilav ve ayran çorbası lazım:)

5 Ocak 2007

Sebzeler.. ve tabii ki meyve

Lahana salatası'nın tarifi Hülya'dan. Özellikle açken yapıp yemeyi deneyin ama benim gibi fazla kaçırmayın:)


Kuzu etli taze fasulye. Fırında değil de ocak üstünde pişirilmesi tavsiye olunur. Tarifi yazmaya gerek yoktur sanırım.


Kabak graten tarifi bujene'den. Karnabahar ve ıspanak gibi sebzelere de aynı tarif uygulanabiliyor.


Fırında zeytinyağlı taze bezelye. Bu bezelyeyi yanlışlıkla bakla yerine aldım:) Sonra bu şekilde başka sebzelerle karıştırıp fırına verdim. Normalde salçalı sulu yemekleri daha çok severim ama bunun da özellikle patatesleri çok lezzetli oldu.


Zeytinyağlı pırasa. Geçen komşudan kokusu gelince ben de yapayım bari dedim:) Küçükken pek de sevmediğim bu sebzeyi şimdi bayıla bayıla yiyorum. Ama hatırlatan bir şey olmasa yapmak aklıma gelmiyor nedense:)


Ispanak yemeğini herkes biliyor. Bazen kıymalı, bazen pirinçli, bazen yumurtalı yapıyorum. Burada ıspanaklar hazır paketlerde yıkanmış ayıklanmış olarak satılıyor. Böyle besinli ve fazlasıyla topraklı bir sebzenin pişirilmesi için ne büyük kolaylık tahmin edersiniz.

Meyve salatası eşimden. İçinde armut, mandalina, elma, portakal, kivi ve nar var. Bunlar doğrandıktan sonra üzerine karışık meyve suyu gezdiriliyor.